erhan memiş'e.
uzun zamandır duyduğum en iyi fikirlerden birini, meclis başkanı kahraman dile getirdi - bu fikrin bir akp'liden gelmiş olması beni ayrıca sevindirdi: laiklik anayasadan çıkarılmalı.
kılıçdaroğlu bu fikre hemen tepki verdi, ama laiklik, kılıçdaroğlu'nun sandığı gibi herkesin dinini özgürce yaşayabilmesinin garantisi değil. laiklik, devletin tanımladığı sünniliğin devlet denetiminde, hatta doğrudan devlet aygıtıyla (yani diyanetle) halka dayatılması demek. laiklik, türkiye'de sünniler bile dinlerini özgürce yaşayamasın demek aslında.
anayasadan laiklik kaldırılmalı.
yerine sekülerlik gelmeli.
devletin akla dayanarak yönetilmesi,
siyasetin akla dayanarak yapılması,
insanların hastanelerde akla dayanarak tedavi edilmesi,
mahkemelerin akla dayanarak muhakeme etmesi,
okullarda akla dayanarak eğitim verilmesi,
dinin bireylere bırakılması ve başkalarının hak ve özgürlüklerini, güvenliğini, sağlığını, eşitliği tehdit etmediği sürece özgürce yaşanması,
dinin devlet desteğiyle ya da denetimiyle biçimlendirilmemesi,
devletin bütün dinlere, bütün tanrılara eşit mesafede durması
gelmeli.
laikliğin anayasadan çıkarılmasıyla iş bitmiyor, yapmışken tam yapmak lazım.
diyanet işleri de anayasadan çıkarılmalı.
sünnilerin dini bayramları da anayasadan çıkarılmalı.
zorunlu din dersleri de anayasadan çıkarılmalı.
imam hatipler kapatılmalı.
buyrun, laikliğin anayasadan çıkarılmasını böyle konuşalım.
not: akıl da çok matah bir şey değil, ama onu ayrıca konuşuruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
adınızın görünmesini istiyorsanız ama google hesabınız yoksa lütfen yorumunuzun sonuna adınızı ekleyin.