3.1.17

çıkışsızlık zinciri



eskiden saadet zinciri ("ponzi scheme") vardı, hatırlarsınız: yatırımcılardan para topluyorsunuz, sonra onlara ödeme yapma zamanı gelince, onlardan sonra katılan üyelerin paralarını kullanarak ödeme yapıyorsunuz. sizin saadet zinciri sahibi olarak kazanabilmeniz için sürekli daha çok katılımcı bulmanız gerekiyor (bu sayı da katlanarak artıyor). gerekli katılımcı sayısını tutturamaz olduğunuzda zincir çöküyor.

erdoğan uzun süredir bir tür saadet zinciri büyütüyor, ama tersinden - bir çıkışsızlık zinciri ("disponzi scheme") diyebiliriz buna. zincirin ayakta kalması, umutsuzluğun artmasına ve sürekli olarak sisteme yeni umutsuzlar dahil edilerek bu artışın sürdürülmesine dayanıyor. çıkış olmadığını düşünen insanlar, birşeyleri değiştirmeye de çalışmıyor; onların saflarına yenileri katıldıkça da bu çıkışsızlık algıları perçinleniyor. zincir ayakta kaldıkça erdoğan da ayakta. dar bir kesime umutsuzluk aşılayarak başladığı bu yolda hızla ilerledi - bugün geldiğimiz nokta ortada.

hesaplayamadığı şey şu: bu sisteme artık dışarıdan da çıkışsızlık, umutsuzluk zerk ediliyor, dolayısıyla tek başına kontrol edemiyor, zinciri eskisi gibi yönetemiyor. bu belirsizlik giderek büyüyor ve çöküş anının gelişini hızlandırıyor. birileri kan ağlarken gülebilenlerin sayısı büyük bir hızla azalıyor.